Uludağ Üniversitesi'nde 591 kız öğrenci arasında yapılan bir araştırmada, öğrencilerin yüzde 86.9'unun kampüs içinde cinsel tacize uğradıkları ortaya çıktı. Tacizciler arasında öğretim görevlileri de var

SAKARYA- Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. universite_taciz_serpil_aytac.jpgDr. Serpil Aytaç, üniversitede 591 kız öğrenci arasında yaptıkları araştırmada, öğrencilerin yüzde 86.9'unun kampüs içinde cinsel tacize uğradıklarını belirttiklerini kaydetti.

Sakarya Üniversitesinde düzenlenen ''Uluslararası Disiplinlerarası Kadın Çalışmaları Kongresi''ne ''Üniversitede Kız Öğrencilere Yönelik Taciz Üzerine Bir Araştırma'' başlıklı bildiri sunan Aytaç, üniversitede kız öğrencilerin maruz kaldıkları cinsel tacizleri ortaya çıkartmayı amaçladıklarını kaydetti. Araştırmanın Türkiye'de, kampüste kız öğrencilerin uğradığı cinsel tacizle ilgili yapılmış ilk araştırma olduğunu ifade eden Aytaç, ''araştırma sonuçları bizi pek şaşırtmadı. Beklediğimiz sonuçları aldık'' dedi.

Aytaç, cinsel tacizin, karşı cins tarafından yapılan her türlü istenmeyen, rahatsızlık verici ve

devamlılık arz eden cinsel tutum ve davranışları ifade ettiğini belirterek, ''bunun kapsamına sözlü, görsel, dokunma, psikolojik cinsel taciz de giriyor. Cinsel taciz sadece karşıdaki insana istemediği halde dokunmak değildir. Diğer başlıklar da cinsel tacize giriyor. Ve bu tür davranışlar özellikle kızlarda çok ağır yaralar bırakıyor'' diye konuştu. Araştırmayı üniversitenin etik kurulundan izin alarak iktisadi ve idari bilimler fakültesinde okuyan öğrenciler arasında 15 soruluk bir anketle gerçekleştirdiklerini dile getiren Aytaç, şu verilere ulaştıklarını kaydetti:

universite_taciz.jpg''591 kız öğrenci arasında bir araştırma yaptık. Araştırmaya katılan öğrencilerin yüzde 86,9'u cinsel tacize uğradıklarını, 13,1'i de cinsel tacize maruz kalmadıklarını belirttiler. Kampüs içinde kız öğrencilerin yüzde 23,9'unun sözlü, yüzde 7,3'ünün fiziksel, yüzde 5,3'ünün psikolojik, yüzde 12,6'sinin görsel, yüzde 21,4'ünün hepsine birden ve yüzde 29,5'inin ise en az 2 farklı şekilde tacize uğradıklarını belirtti.

Öğrencilerin yüzde 15,3'ünün kampüs içindeki herhangi bir öğrenciden, yüzde 3.6'sının yakın arkadaşından, yüzde 54,3'ünün kampüste çalışanlardan, şoför, jandarma, memur ve kampüse gelip giden vatandaşlardan, yüzde 2,3'ünün kendi hocasından ve 24,6'sının ise, hepsinden cinsel tacize uğradıkları anlaşıldı.''

ÖĞRETİM GÖREVLİLERİ DE VAR
Öğrencilerin yüzde 22,8'si sınıf, yemekhanede, otobüste ve yurtta cinsel tacize uğradıklarını

söylediklerini kaydeden Aytaç, şunları söyledi: ''Kampüs içinde açık alanda tacize uğrayan öğrenci oranı yüzde 35,7 ve kampüs içinde her yerde tacize uğraşan öğrenci oranı ise 41,5'dir. Kızların yüzde 5,6'sı kadınlardan, yüzde 91,9'u erkeklerden, yüzde 2,4'i ise her iki cinsten tacize uğramışlar.Araştırmada öğretim üyelerinin öğrencilere cinsel tacizde bulunduğunu tespit ettik. Öğrenciler sınıf geçememe korkusuyla bu tacizi söylemiyorlar. 'Neden şikayet etmediniz' dediğimizde 'mezun olma şansım yok' diyor. 'Evime gel ders çalıştırayım' demek de bir cinsel taciz, ama hocalar 'artniyetli demedik' deyip kurtuluyorlar.''

Aytaç, öğrencilerin yüzde 13,6'sı tacizden etkilenmediklerini, yüzde 54,5'i bu olayın kendisini

sürekli tedirgin hissettirdiğini, yüzde 4,5'i kendine olan güveninin kaybolduğunu, yüzde 5,6'sı

performansının düştüğünü, yüzde 21,8'i de karşı cinse olan güveninin kaybolduğunu, sinirlendiğini ve çaresizlik hissettiğini belirtti.

'CİNSEL TACİZİ BİRİM OLUŞTURULMALI'
Kişilerin sözlü tacizden etkilenmediğini, fiziksel taciz karşısında panik ve korku yaşadığını,

psikolojik tacizin motivasyon kaybına yol açtığını, ve görsel tacizin panik duygusu uyandırdığını bildiren Aytaç, şunları kaydetti:

''Batı toplumlarında üniversitelerde cinsel taciz ağır bir suçtur ve kadına yapılan cinsiyete dayalı ayrımcılık olarak değerlendirilmektedir. Ayrımcılık ise Fransız İhtilali'nden, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'ne, her toplumun üzerinde ısrarla durduğu önemli bir konudur. Öğrencilerin kampüs içinde uğradıkları cinsel tacizi söyleyebilecekleri bir birim oluşturulmalı. Dünyanın birçok gelişmiş ülkesinde bu var. Şikayetçinin kimliğinin ortaya çıkarmadan şikayet mekanizması işletilmeli.

Cezanın caydırıcı olması için yasal tedbirlerin alınması halinde kampüs içinde kız öğrencilerin uğradıkları cinsel taciz azalacaktır.'' Prof. Dr. Aytaç, erkeklerin de cinsel tacize uğradıklarını belirterek, aynı anketi erkek öğrenciler üzerinde uygulamaya başladıklarını sözlerine ekledi.
kazete.com.tr